SEVGİDE ŞİRK


Sevgi, ihlasla boyun eğmenin bir göstergesidir. Dolayısıyla böyle bir sevgi ancak yaratana karşı beslenebilir. Allah sevgisi, tüm sevgilerin üzerindedir. Allah sevgisine tercih edilen, kalpten Allah sevgisini çıkarıp da onun yerine konulan bir sevgi, insanın Allah'a şirk koşmasına neden olur ve bu da insanı cehenneme sürükleyebilir. Ancak insanların bir kısmı böyle bir tehlikenin farkında değillerdir. Bu bağlamda konunun anlaşılması çok önemlidir.

Bir insanın başka insanları sevmesi, onlara düşkün olması, ailesini, yakınlarını sevgi ile koruması elbette çok güzel bir ahlaktır. Sevgi duyabilmek, sevgi ve yakınlığı yaşayabilmek Allah'ın insanlara verdiği çok güzel bir nimettir. Ancak bu sevgi sadece Allah'ın rızası için yaşandığında insana Dünya'da ve ahirette mutluluk getirir.  Allah'tan üstün tutulan sevgiler; insana Dünya'da da, ahirette de acı ve azab getirir.

Mesela; kişi, sevdiği şeyi/kimseyi sanki Allah'ı sever gibi severse ya da sevdiğinin sözünü Allah'ın sözünden üstün görürse, Allah'a itaat etmez, sevdiği kimseye itaat ederse bu gibi hallerde kişi şirke düşebilir Allah. Dünya'da birbirlerini şirk koşan insanların ahirette cehennem azabından kurtulabilmek için birbirlerini fidye olarak vermek istediklerini şöyle bildirir;
Mearic Suresi 11-14. Birbirlerine gösterilirler (fakat herkes kendi derdindedir). Günahkâr kimse ister ki, o günün azabından (kurtuluş için), oğullarını, Karısını ve kardeşini, Kendisini koruyup barındıran tüm ailesini Ve yeryüzünde kim varsa hepsini fidye olarak versin de, tek kendini kurtarsın.


Abese Suresi 33-37. Kulakları sağır eden o ses geldiğinde, İşte o gün kişi kardeşinden, kaçar. Annesinden, babasından, Eşinden ve çocuklarından. O gün, herkesin kendine yetip artacak bir derdi vardır.

Şirke dayalı sevginin örnekleri,  kadın ile arasındaki ilişkilerde sıklıkla görülür. Bazı kimseler Allah'a duymaları gereken sevgiyi ve bağlılığı hiçbir şeye gücü yetmeyen aciz varlıklara yöneltirler. Kimi zaman bir insanı hayatlarının asıl amacı haline getirir, her an her yerde O'nun ismini anar, O'nu yüceltir, ve O'nun sevgisini kazanmaya çalışırlar. Sabah kalktıkları andan itibaren gün boyunca sürekli olarak O kişiyi düşünürler. Ya da O kimseyi düşünüp sabaha kadar uykusuz kalabilirler.

Bakara Suresi 200. "... babalarınızı andığınız gibi, hatta ondan daha kuvvetli bir şekilde Allah'ı anın.
 
Allah'ın rızasını kazanmak yerine, sadece O'nu hoşnut etmeyi hedefler. Hatta kimi zaman O kişiyi razı etmek için Allah'ın rızasına uygun olmayan işler yapabilirler. O'nun için her türlü fedakarlığı göze alır ama Allah'ın rızasını kazanmak için çaba harcamazlar. Bu kişiler adeta birbirlerini ilah edinmişlerdir. Nitekim sevgiyi anlatan bazı şiirlerde, yazılarda ya da romantizm üzerine yapılan konuşmalarda "tapmak-tapınmak" fiili çok sık kullanılmaktadır. İşte bu tür bir sevgi anlayışının temeli Allah'a şirk koşmak üzerinedir. Allah bir ayetinde, cahiliyye inancına sahip olan insanların yaşadığı bu şirk sevgisine dikkat çekmiş, Allah'a duyulan gerçek sevginin bunun çok üstünde bir güce sahip olduğunu ve çok daha kuvvetli bir bağlılıkla yaşanacağını bildirmiştir.

Bakara Suresi 165. İnsanlardan bazıları Allah'tan başkasını Allah'a denk tanrılar edinir de onları Allah'ı sever gibi severler. İman edenlerin Allah'a olan sevgileri ise (onlarınkinden) çok daha fazladır. Keşke zalimler azabı gördükleri zaman (anlayacakları gibi) bütün kuvvetin Allah'a ait olduğunu ve Allah'ın azabının çok şiddetli olduğunu önceden anlayabilselerdi.

Muhammed ibn Abdulaziz el-Musned, Aşk Yanılgısı

Yazarın sözlerinin bir kısmının yerini değiştirdim çünkü öteki türlü birbirini tekrar eden paragraflar halinde duruyordu. Bununla beraber yazar sevgide şirk koşmanın yalnızca karşı cinsler arasında vuku bulabilecek halini detaylı şekilde ele almış. Ancak bu konu oldukça geniştir. Kişi; makama, mala mülke, hayattaki refah seviyesine, cemaatinin hocasına, tarikatının mürşidine, siyasi liderine hatta öz çocuğuna karşı olan sevgisiyle dahi şirke girebilir. Her kim bu sayılanlardan birini Allah rızasının önüne alır, bunlar için bunlara ulaşmak için Allah’ın emirlerinin aksine davranır, Allah’ın aksini söylediğini bilmesine rağmen onlara itaat eder hatta inkar ederse şirke düşer ve ebedi azabı hak eder. Ey kalpleri halden hale çeviren Rabbim, kalbimizin yönünü sana iman ve itaat üzere çevir ve bu halde sabit kıl. Canlarımızı sana şirk koşmamış bir şekilde iman üzere al.

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

İKİNDİ VE YATSI NAMAZININ SÜNNETİ HAKKINDA

ALİMİN - ALİ'NİN YÜZÜNE BAKMAK İBADETTİR RİVAYETLERİ HAKKINDA

İşlerinizi Şaşırdığınızda Kabir Ehlinden Yardım İsteyin Rivayeti